Dictionary.gen.tr

 

Result of Turkish - Turkish dictionary

 
bekâr
isim
  • Evlenmemiş kimse
    "Bekârdı, evlenmeye vakit bulamamıştı." - Ö. Seyfettin
  • Evli olduğu hâlde ailesinden ayrı, yalnız yaşayan kimse.
 
bekar
isim, müzik
  • Diyezli veya bemollü bir sesin eski durumuna getirilmesini gösteren nota işareti.
 
bekâr odası
isim
  • Bekârların, taşradan gelen işçilerin kaldığı oda
    "Boyun atkısını kulaklarına dolayarak bekâr odasının yolunu tutacak." - S. F. Abasıyanık
 
bekâret
isim, eskimiş
  • Kızlık.
  • Saflık, temizlik, masumluk
    "Ruhumun bekâretini sana verdim." - H. C. Yalçın
  • Sanat ve düşüncede özgünlük, yenilik.
  • Doğallık, tazelik.
 
bekârhane
isim, eskimiş
  • Bekârların kalması için ayrılmış veya düzenlenmiş oda.
  • Bekârların yaşadığı müstakil ev
    "Şehzadebaşı'nın geniş odalı bekârhanelerinden birinde ikamete karar vermişti." - Y. K. Karaosmanoğlu
 
bekârlık
-ğı isim
  • Bekâr olma durumu
    "Para kazanmak iyi şeydir, ama bekârlığa can dayanmıyordu." - Ö. Seyfettin

Permalink to this page 

 

© 2008 Dictionary.gen.tr - All rights reserved.