Dictionary.gen.tr

 

Result of Turkish - Turkish dictionary

 
pırlanta
isim
  • Birçok façetası olacak biçimde yontulmuş foyasız parlak elmas
    "Onlara hakiki pırlanta diye geçirilmek istenen yalancı elmaslara bir kuyumcunun baktığı gibi bakmıştı." - H. E. Adıvar
  • (sıfat) Üzerinde pırlanta olan (yüzük vb.)
    "Sonra kalan pırlanta salkım küpe, annesinin yadigârı da elinden çıktı." - P. Safa
 
pırlantalı
sıfat
  • Pırlantası olan
    "Başında yapma çiçekler ve pırlantalı iğnelerle süslü pembe bir hotoz vardır." - S. Birsel
 
pırlantasız
sıfat
  • Pırlantası olmayan.

Permalink to this page 

 

© 2008 Dictionary.gen.tr - All rights reserved.