Dictionary.gen.tr

 

Result of Turkish - Turkish dictionary

 
pul
isim
  • Posta parası karşılığı mektuplara, damga resmine karşılık kâğıtlara yapıştırılan, basılı küçük kâğıt parçası
    "Mektuplarına kendi pullarını yapıştırırlar, kendi memurlarıyla sevk ederlerdi." - F. R. Atay
  • Bazı giysilerde süs olarak kullanılan parlak, incecik, genellikle metal levhacık
    "Arkasında bir omzu tamamıyla açık, altın pul işlemeli bir akşam tuvaleti vardı." - H. E. Adıvar
  • Tavla oyununda kullanılan, plastik, tahta vb.nden yapılmış yassı yuvarlak levhacık.
  • Vida, cıvata vb. şeylerin boynuna geçirilen, ortası delik metal levhacık.
  • Propaganda amacıyla kullanılan yazılı küçük kâğıt.
  • (sıfat) Pula benzeyen, pulu andıran.
  • (botanik) Üzerinde bulunduğu organa yapışık, biçim ve yapıca çok basit yaprakların her biri.
  • (zooloji) Balıkların, sürüngenlerin ve bazı kuşlarla memelilerin vücudunu kaplayan boynuzsu, sert levhacık
    "Bir adamla minimini bir kız çocuğu elleri balık pulu içinde balık avlıyordu." - S. F. Abasıyanık
  • (eskimiş) Akçeden küçük metal para.
 
pul biber
isim
  • Kurutulduktan sonra dövülmüş iri taneli kırmızıbiber.
 
pul kanatlılar
  • Eklem bacaklılardan, kanatları geniş ve sayısız küçük pullarla örtülü, sıvıları emmek için hortum biçiminde ağzı olan, başkalaşmaya uğramış böcekleri, kelebekleri içine alan böcekler takımı, kelebekler.
 
pul pul
sıfat
  • Küçük parçalar durumunda olan
    "Fırınlanmış birader, iki yıl sonra pul pul olmaz mı bunun vernikleri?" - H. Taner
 
pul şişe
isim
  • Yeşil camdan yapılan çok ince çeperli şişe.
 
pulcu
isim
  • Pul satan kimse.
  • Pul derleyen veya derleyenlere pul satan kimse, pul koleksiyoncusu.

Permalink to this page 

 

© 2008 Dictionary.gen.tr - All rights reserved.