"Kucağında kundaklı bir çocuk tutuyordu."- Ö. Seyfettin
"Evvela bu terbiyesiz köpeği tuttu, bağladı."- Ö. Seyfettin
"Dalyan işletiyorum, tuttuğumuz balığı tekrar denize döküyoruz."- R. H. Karay
"Vahşidir, hiçbir zaman onu kafeste tutmak mümkün değildir."- S. F. Abasıyanık
"Tabanı otuz, otuz beş metre kadar tutan bir eşkenar üçgen biçimindedir."- T. Buğra
"Şu yağan kar bir tutsun, seyreyle sen ertesi gün çocukları."- S. F. Abasıyanık
"Ama öylelerini de çevresinde kimse sevmemiş, tutmamıştır."- T. Buğra
"Bir talih eseri olarak ondan gelen cevap benim kendi bulduklarımı tuttu."- R. N. Güntekin
"Burada bir kat tuttum. Yazı geçireceğim."- P. Safa
"Askerden sonra ne iş tutacağını bilmemek kahrediyordu Yusuf'u."- S. F. Abasıyanık
"Avradın ilenci tutarsa senin iki gözün kör olacak."- M. Ş. Esendal
"... poker oynanıyor. Yenilirse kızıyor. Başı tutuyor, komşu doktorun hizmetçisini çağırıp çenesini ovduruyor."- M. Ş. Esendal
"Hayvanlar, Bağdat Caddesi'ni tutmuş, çalakamçı ilerliyor."- S. M. Alus
"Seksen bir yaşında da olsa çalışmak insanı zinde tutuyor."- H. Taner
"Haydi tutalım babasının bir günahı vardı, çekti."- M. Ş. Esendal
"Biraz toz olsa mendilini burnuna tutar."- A. Ş. Hisar
"Sütler kaymak tutar tutmaz ordayım."- B. S. Erdoğan
"Toprağa atılan her tohum bir ümittir. Tohum ya tutar ya tutmaz. Ya yeşerir ya yeşermez."- Ş. Rado
"Eli ayağı tutsun, açlıktan ölmesin, yeterdi ona."- T. Buğra
"Kucaklaşma sahanlıkta başlar ve ayakkabılarını çıkarıp karısının tuttuğu terliklerini giyene kadar Serdar'ın kolları boynunda kalır."- T. Buğra
"Tepeden inince Değirmendere'ye hâkim bir iz tutacaksınız."- R. H. Karay
"Baba sesini çıkarmadı, hatta öksürüğünü bile galiba tuttu."- P. Safa
"Oyuncular ağır ağır soyunma odasının yolunu tuttular."- H. Taner
"Hey başları duman tutmuş dağlar, hey!"- Halk türküsü
"Üç kişi tutarlarmış da onu pencerenin önünden çekemezlermiş."- P. Safa
"Bak azizim, dedim, ben senin yerini tutamam."- Y. K. Karaosmanoğlu
"Sen metelik tutuyorsun gibi geliyor bana. Ay başına kadar bana ödünç versene."- M. Ş. Esendal
"Kadınların başında gördüğünüz bürümcükten, iç çamaşırlarından tutunuz da entarilik kaba pamuklulara kadar hepsi Osmanlı malı idi."- F. R. Atay
Keyboard language: German (Deutsch) Bulgarian (Турският език) English (English) Russian (Русский язык) Turkish (Türkçe) Automatic search : Open